Neden olayları,haberleri olduğu gibi, GERÇEK  şekliyle değerlendirmeyip siyasi karalama politikalarına alet ederiz?! Kamuoyunun doğru haber alma özgürlüğünün önüne geçmenin yanısıra, medyanın akabinde, sosyal medyada yürütülen provokasyonlar ülkemizin sosyal medya algısı ile yönetildiğini bir kez daha  ortaya koyuyor...

Bakınız günlerdir tartışılan ve akabinde sayısız düşünce kirliliği yaratan "Ensar Vakfı" ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu'nun açıklamalarının ağızdan çıktığı gibi yani " GERÇEK" hali...

"Bakanlığımızın rehabilitasyon, sosyal hizmet uzmanları ve psikologlar devreye girdi. Çocuklarımızın rehabilite edilmesi için şu anda çalışmalar başlatıldı. Çocuklarımızın bu travmayı en az ve en hafif bir şekilde atlatılması için gerekli destekler veriliyor, aileler ziyaret ediliyor. Kötü niyetli insanlar her zaman bazı işleri suistimal eden insanlar olabiliyor. Bu bir kere ortaya çıkmış olması hizmetleriyle ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için bir gerekçe olamaz. Biz Ensar Vakfını tanıyoruz, hizmetlerini taktir ediyoruz. Ama öteki taraftan bunu yapan kişi için de, sıfır toleransla hukuki açıdan bütün takiplerimizi yapıyoruz. "





Bakan Ramazanoğlu diyor ki; Bir kurumda bir kişinin yaptığı hata tüm kurumu kötü yapmaz... Bunu ağzından çıktığı gibi bu şekilde anlamayıp saptırmanın, haftalardır suni gündem oluşturmanın kime ne gibi bir yararı var anlamak mümkün değil!

8 yaşında bir çocuğun bile anlayabileceği başka bir değişle; Bir polis kötü diye hepsi mi kötü olur? Bir bankacı, bir doktor, bir avukat usulsüzlük yaptı diye hepsi mi usülsüz olur? Bakan Sema Ramazanoğlu diyor ki; suçu işleyen kişi hakkında sonuna kadar hukuki anlamda görevimizi yürütüyoruz ve yürüteceğiz. Ancak bir kurumda bir kişi kötü diye bu kurumun tüm hizmetlerini ve çalışanlarını kötü yapmaz...

CHP Genel Başkanı Kılıçtaroğlu'nun Bakan Ramazanoğlu'na yönelik çirkin laflarından sonra, sosyal medya da da kirli kampanyalar yürütülmeye başlandı. Bakan Ramazanoğlu'na destek için başlatılan kampanya pankartı photoshopla değiştirilip, Bakan aleyhinde bir kampanya haline getirildi.

İşte photoshoplu o pankart:

resim456791

Şanlıurfa'da bazı sivil toplum kuruluşları, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu'na yönelik sözlerini protesto etti.

Ortak Fikir Platformu öncülüğünde Şair Nabi Kültür Merkezi önünde toplanan ve çoğunluğunu kadınların oluşturduğu grup, " Kılıçdaroğlu istifa", "Ahlaksız Kılıçdaroğlu" ve "CHP zihniyeti istifa" yazılı dövizler taşıdı.

Grup adına basın açıklaması yapan Handan Karataş, Kılıçdaroğlu'nun Bakan Ramazanoğlu'na yönelik söylediği sözlerin kabul edilemez olduğunu ve bu saygısızlığı Türkiye'deki bütün kadınlara yapılmış saydıklarını söyledi.

Kılıçdaroğlu'nun sözlerini mecliste alkışlayarak destek veren özellikle kadın milletvekillerini anlamakta güçlük çektiklerini ve onları da kınadıklarını belirten Karataş, "Kılıçdaroğlu'nun siyasi tarihinde kara bir leke olarak yar alacak olan bu ifadeler, bundan sonraki neslin zihninde temsil ettiği partiyi ve sessiz kalan CHP'lileri de mahkum edecektir." dedi.



CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun öncelikle Bakan Ramazanoğlu'ndan ve tüm kadınlardan özür dilemesi gerektiğini aktaran Karataş, Kılıçdaroğlu'nun istifa etmesi gerektiğini ifade etti.

Basın açıklamasına destek için imza kampanyası başlatan Karataş, şöyle devam etti:

"Dinimizin yücelttiği ve değer verdiği annelik gibi kutsal bir sıfatla onore ettiği kadını, cinsel bir meta seviyesine düşürme seviyesizliğini gösteren ve bu sözlerin arkasında olduğunu deklare eden şahsın ana muhalefet partisi gibi bir makamda olması büyük bir talihsizliktir. Belirli bir kadın seçmen kitlesi bulunan bir parti başkanı tarafından sarf edilmesi, durumun vehameti ve kadına karşı şiddet ve taciz konusunda bir arpa boyu kadar yol gidememiş olduğunun göstergesidir. Kadınlar ve anneler olarak bizi ayrıca düşüren ve yaralayan şudur ki o sözlerin sarf edildiği ortamda bulunan kadın milletvekillerinin bu sözlere karşı tepkisiz olması ve hatta o sözleri alkışlaması olmuştur. Bu durum ana muhalefet partisinin toplumsal ayrışmayı sürüklediği noktayı gözler önüne sermiştir."

Banu Barlas


Kaynak: Banu Barlas